Garfield Gibi Yaratığım

Eve misafir geldiği esnada ben mutfak masasında laptopu kurmuş oyun DVD lerini yaymış kendimi de sandalyelere yaymış vaziyetteydim. Annem mutfağa girdi buzdolabını açtı ve "Kolayı bitirdin mi?" diye müthiş bir soru sordu. Yalnız masada 2,5 L lik kolanın boş şişesi zaten benim yerime konuşuyordu. Tabii ki 2,5 L yi ben içmedim, ben dibinde kalan bir bardaklık kolayı içtim o kadar.
Sabah uyandığımda (saat 13.50 den bahsediyorum sabah derken) annem hadi YEMEK YE dedi ve ben aç olmadığımı söyleyince, gece boyunca tıkındığım profiterol ve dondurmaları fark ettiğini yüzüme vurdu.
Napıyım yani tüm gece uyumamışım sabah kahvaltı yapamayacağım belli artı araba yarışındayım ne bekliyonuz?
Bildiğin Garfield gibi yaratığım. Ye, iç, TV, uyu... Ohhhhhhh, missss...
Odanı topla Naryaco, yatağının hali ne Naryaco? Zaten saat 2 de kalkmışım birkaç saat sonra yatacam, yatağı toplamam ne halta yarayacak?
Hahahah yatağımı bile toplamaya zahmet edemezken tüm CD-DVD çantalarını boşalttım, hepsini ayırıp teker teker kategorize ettim.
Zaten ilgi duyduğum şeylerde her zahmete giriyorum da ilgimi çekmeyince tıs oluyo.
Bu arada canım çok dizi izlemek istiyor bir de  kitap okumak. Bir de PC den ayrılabilsem.
İşte buna atalet deniyor. Ataletten kurtulmak için çok çabaladım bugün yine olmadı.